Vizyona gireli çok olsa da yeni izlediğim bir film The Circle yada çevirisiyle Çember. Ne izleyeceğimi pek bilmeden ekranın karşına geçtiğimi kabul etmeliyim. Ön yargım bilim kurgu izleyeceğim yönünde olsa da ben filmde bilim kurgu göremedim. Bilim Kurgu türünde uzman olduğumu söylemiyorum, ancak günümüzde mümkün olan bir teknolojiyi izlediğimi düşünüyorum. Dave Eggers'in yazdığı aynı ismi taşıyan kitaptan uyarlandığını belirtmeke yarar görüyorum.
Hiç aksiyon yok.
Bu sıkıcı bir nokta ama benim için değil. Çünkü bu filmin anlatmak istediği güçlü bir mesaj var. Bunu biraz kan, biraz koşturmaca veya koyu bir romantiklikle gölgelemek doğru olmayacaktı. Beni filmin kurgusunda en çok etkileyen şeyin, aslında günümüzde farklı sosyal medya kanallarının yaptığı bir şey, yada bizim o kanallarda yaptığımız. Filmin bir sahnesinde iki tane genç, Emma Watson'ın oynadığı karakter Mae'yi laf bombardımanına sokuyor ve ona sosyal sıralama gibi bir durumdan bahsediyor. Bu sıralama insanlarla iletişiminize, etkinliklere katılmanızla alakalı. Burada gerçekten iyi insan olduğunuz için mi, yoksa o sıralama için mi insanlara iyi göründüğünüz konusunda düşünüp durdum.
İnsan hayatına müdahale, sosyal medyayı kullanma zorunluluğu.
Günümüzde sosyal medya kullanmayan insan var mı? Benim çevremde yok. Artık bir zorunluluk olarak algılanıyor ve en kullanmayacak kişiler bile en azından birini kullanıyorlar. Belli sosyal ağlarda varlığınız prestijli hissine kapılmanıza neden oluyor. Film bu konuya da yer yer dokunuyor.
Özel hayat.
Var mı? Filmi izleyin.
İzleme isteğimin büyük payını Emma Watson oluşturuyor. Büyüdüğünü izlememin onu sevmeme etkisi var ancak aktivist kimliği de ilgimi çekiyor ve bu kimliği son yıllarda oluştu ve git gide güçleniyor gibi. Böyle güçlü sosyal mesaja sahip bir yapımda yer almasın da bunu kanıtlıyor. Olumsuz yorumlar okusam da, düşük puanları görsem de her şeyin güllük gülistanlık olmadığını bize gösteren güzel bir filmdi. Kısacası sevdim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder